27 Nisan 2009 Pazartesi

  • 15.44 gibi içinde bulunduğum otobüs 1930 yılından kalma ilk otobüslerden olabilir. Boya diye bi şey kalmamış, her yandan yağ sızıyo, siyahımsı bi renk almış koltukların zamanında sarı olduğunu yarım yamalak seçebiliyosun, şoförün koltuğu düştü düşecek, frenin arkasından tozdan griye dönmüş kablolar görülüyo ve tavandaki havalandırma kapağında kirpi büyüklüğünde pas lekeleri bulunmakta. Tanrım. Banyodaki mavi taburemiz kadar olan koltuklar yere yapışık gibiydi zaten, 7 kiloluk çantamla (evet ölçtüm ashjtpm, bööyle de gereksiz bi insanım) ayakta durmak işkence olduğundan (yerler sırılsıklamdı, yağmur bugün de benle azılı bi savaşa girdiği için) dizlerim karnıma yapışık bi halde geldim eve. İnanılmazdı. Ve saçlarım hala tam olarak kurumadı desem?
  • Telefonumun ekranı ps gibi lan. Cidden. Anlatılamaz yani mütiş.
  • Geçen gün, yağmur yağmayan nadir günlerden birinde dışarı bakıyım derken küçük bi hareketlenme sezdim, ve sonraki yirmi dakika boyunca canlı 'sinek pornosu' izledim :P İki üç saat sonra geldiğimde hala devam ediyolardı oolum, o derece süpersonik bi enerjisi var heriflerin. Vidyoya da alamıyorum görünmüyolar lanet olsun.
  • Şaka maka ev aldık ya. Bir ay içinde taşınıcağımız aklıma geldikçe bayılıcak gibi oluyorum böyle koliler falan. Sırf benim döküntülerim 10 - 15 koli tutar heralde -.- Özliycem ya lojmanı, on yıl az diyil.
  • Bu Twitter yüzünden yazmıyorum sana bılog lan. Bütün suç onda yani gerçekten.
Dandik bi yazı biliyorum ama idare et artık. Oooldu.

20 Nisan 2009 Pazartesi

how can we know that we're different?

Fotoğraf çekiniyosunuz mesela. Hemen nası çıkmışız lan göster bi diye atlıyosunuz, zoom yapıyosunuz bakıyosunuz falan her neyse. Arkadaşınız her zamanki gibi çıkıyo hep, gözün kendine takılınca ise "Iııy bu ne ya bok!" modlarına giriyosun. Hep kendi kusurlarını görüyosun tabii ki. İşte farkında olmadan ben de yapıyorum ama görünce beynini uçurasım geliyo öyle fotoğraf çekinip "İğrenç çıkmışım yine yaa of" diyen kızların, ama dişlerimi sıkmakla yetinmek zorunda kalıyorum. Sensin oolum işte kimi kandırıyosun! Ama öyle gelmiyo sana.

Yalnız diğerlerinin gözünde otobüste ya da herhangi bir yerde karşılaşılan herhangi biri olma düşüncesi öyle korkunç geldi ki şu an. Ne benciz yaratıklarız lan, cidden. Ama çok ironik; sen kendini hayatın merkezi olarak görürken, insanların suratına bakmaya bile yeltenmediği, sadece var olan biri olman...

Bi de ben, sadece ben böyle yapıyorumdur, böyle düşünüyorumdur sanardım hep. Oysa blog okurken "Oha lan fikrimi çalmış herif!" falan diyorum bi anlığına. Ve genelde herkeste böyle olduğunu bildiğim bi şeyi insanların "Bana böyle oluyo, şöyleyim ben" şeklinde anlatması çok güldürüyo beni. Sesim kısılınca bi' iki hafta sürüyo benim, kamptayken kısılmıştı bi kez ve kampın yarısından çoğunu kısık sesle geçirdim. Arkadaşlar da travesti sesi gibi çıkan sesimle dalga geçiyolardı (fırsattan istifade çok feci şeyler yaptık ama =P). Bunun bana özel bi durum olmadığını anladığımda -ki çok geç olmuştu- yıkılmıştım resmen, abilityimdi o benim ya of.

Şimdi kıssadan hissesini yazıyım da tam olsun. Ööyle bi şey keşfettiğinde "Anaa böyleymiş bu süper lan!" diyip dolaşmıcaksın ortalıkta Iris bak sevmediğim hareketler bunlar. Oldu. İğrenç de çıkma fotoğraflarda yolarım =P